Hayvancılık yatırımcılarına birçok konuda danışmanlık hizmeti veren Erenoğlu Danışmanlık’ın Genel Müdürü Bekir Erenoğlu, “süt çiftliği kurmak isteyenler işe kaba yem üretimi yapabilecek araziyi temin etmekle başlamalı” diyor. süt çiftliklerinde kaba yemin en önemli gider kalemi olduğuna dikkat çeken Erenoğlu, yem bitkisi temin edemeyen bir işletmenin, kârlı olamayacağını vurguluyor.
Geçmişte çoğunlukla kırsal kesimde yaşayan ailelerin uğraşı olan hayvancılık, günümüzde profesyonel yatırımcıların yatırım alanlarından biri haline geldi. Artık farklı sektörlerden birçok yatırımcının sektöre ilgi duymasıyla büyük ve profesyonel hayvancılık işletmeleri hızla çoğalıyor. Ancak büyük çaplı yatırım gerektiren bu işletmelerin başarıya ulaşması için pek çok etmenin iyi araştırılıp etüt edilmesi gerekiyor. İşte bu noktada devreye danışmanlık firmaları giriyor. Erenoğlu Danışmanlık bilgi birikimi, deneyimleri ve profesyonel ekibiyle hayvancılık yatırımlarında uzman bir danışmanlık şirketi.
Erenoğlu Danışmanlık, hayvancılık yatırımları için arazi uygunluğundan kurulacak işletmelerin maliyetine, gerekli teçhizatların belirlenmesinden kredilendirmeye, gerekli yasal izinlerin alınmasından hayvan teminine kadar pek çok konuda hizmet veriyor. Genel Müdür Bekir Erenoğlu’yla hayvancılık yatırımcılarına rehber olacak özel bir söyleşi gerçekleştirdik. Yatırım düşüncelerinize ve planlarınıza ışık tutacak bu söyleşiyi keyifle okuyacağınızı umuyorum.
Öncelikle bize kısaca firmanız Erenoğlu Danışmanlıktan bahseder misiniz. Ne zaman kurdunuz, hangi hizmetleri veriyorsunuz?
1994 yılında kurulan firmamız Erenoğlu Danışmanlık, kullanılabilir bilgileri değere dönüştürerek, kamu ve özel sektöre çeşitli hizmetler sunmaktadır. Bu hizmetleri 10 ana başlıkta toplayabiliriz. Bunlar; Yatırım Danışmanlığı, Kredi Danışmanlığı, Hibe Danışmanlığı, İzin ve Belge Danışmanlığı, Dış Ticaret Danışmanlığı, Eğitim Danışmanlığı, Proje Geliştirme Danışmanlığı, Kurumsal Kapasite Geliştirme Danışmanlığı, Yönetim ve Planlama Danışmanlığı ve Özelleştirme Danışmanlığıdır.
Bu hizmetleri, konusunda uzman, tam zamanlı 13, proje ve konu bazlı 95 uzmanla gerçekleştiriyoruz. Ekibimizde akademisyenler, emekli bürokratlar ile ODTÜ, Bilkent ve Boğaziçi gibi Türkiye’nin saygın üniversitelerinden mezun gençler bulunmaktadır. Deneyim ve tecrübeyi dinamizm ve hızla birleştiriyoruz.
Hayvancılık ve süt sektörüne özel hizmetleriniz nelerdir, kısaca değinir misiniz?
Firmamız hizmetlerini beş ana sektörde sunmakta olup, bu sektörler sırasıyla Tarım, Turizm, Alternatif Enerji, Çevre ve Sanayidir. Tarım sektöründe en çok hayvancılık projeleri ile ilgili hizmetler sunuyoruz. Hayvancılık ve süt sektörüne yönelik özel birçok hizmetimiz var. Süt ve et üreten çiftliklerin projelendirilmesinden işletmeye alınmasına kadar tüm süreçlerde, müteşebbislere ve üreticilere çok çeşitli ve özel hizmetler sunuyoruz.Bunları sırasıyla kısaca okurlarınızla paylaşalım.
Sunduğumuz hizmetlerden ilki “Mahallinde Yatırım Etüdü ve Raporlama”dır. Bu hizmet çerçevesinde, sıfırdan komple yeni bir Damızlık Süt Sığırcılığı İşletmesi kuracak yatırımcının, arazisinin uygunluğuna yönelik, bizzat mahallinde, mühendislerimiz ve teknik elemanlarımızca arazi, çevre ve teknik koşulların uygunluğu ile kapasite, yatırım tutarı, rantabiliteye yönelik mali analizlerin belirlendiği bir etüt çalışması yapmaktayız.
“Mimari Projeler ve Keşif özetleri” olarak adlandırdığımız hizmetimiz kapsamında da; mahallinde yatırım etüdü sonuçlarının uygun bulunması halinde mimari, statik, sıhhi tesisat ve elektrik tesisatı projeleri ile bunların metraj ve keşifleri hazırlanır. Bu projeler dünya standartlarında ölçeklendirilir ve planlanır.
Bir diğer hizmetimiz “Fizibilite Raporu”… Projeyle ilgili her türlü ayrıntı ve detayın yer aldığı, teknoloji, üretim, bakım, besleme, yatırım, maliyet, kârlılık, gelirgider gibi birçok ayrıntının kapsamlı anlatımıyla yapılabilirliğe ve kârlılığa dayalı birçok ekonomik ve finansal öngörülerin yer aldığı bu rapor, gerek yatırımcının ve gerekse bu projeyi finanse edecek kredi kuruluşunun karar vermesinde en büyük yol göstericisidir. Türkiye’nin en değerli uzmanlarıyla bu hizmetimizi de diğer hizmetlerimiz gibi dünya standartlarında sunuyoruz. Bu konuda yatırımcıların ve bankaların takdirlerini topluyoruz.
Sunduğumuz bir diğer hizmet “Kredi Başvuru Dosyası”dır. Bu hizmetle, projelerin finansmanına yönelik kamu ve özel bankaların kendi kriterleri ve parametrelerine uygun başvuru dosyaları hazırlıyor, bunları yatırımcılar adına banka nezdinde savunuyoruz. Yatırımcılar adına takip işlemlerini yürütüp, sonuçlandırıyoruz.
“Damızlık Hayvan Temini” başlığı altında ise; çiftliğin işletmeye hazır halde yapımı tamamlandıktan sonra yurtiçinden ve yurtdışından pedigri kayıtları tutulmuş, sertifikalı hayvan seçimi ve temini konusunda detaylı hizmetler sunuyoruz. Gerek ülkemizden ve gerekse yurtdışından ithalata açık ülkelerden, kaliteli damızlık gebe düve ithalatına yönelik hayvan seçimi, ithalat izni, karantina hizmetleri ile yükleme ve nakliyeye yönelik birçok hizmet sunuyoruz. Yatırımcılar adına tüm iş ve işlemleri biz üstleniyoruz.
Danışmanlık hizmeti almak isteyenleri nasıl bir süreç (iş akışı) bekliyor? İzlediğiniz yöntemler ve ücretlendirme konusunda bilgi verebilir misiniz?
Bu çok güzel bir soru. Bizden hizmet talebinde bulunan yatırımcı ve müteşebbisler, taleplerini bize yazılı olarak bildirirler. Bu taleplerini, firmamızın
uzmanlarınca önceden hazırlanmış ve internet sitemizde bulunan Hizmet Talep Formları ile iletirler. Formlar, uzmanlarımızca incelenir. Kendilerine sunabileceğimiz hizmetlere yönelik ücretsiz yazılı ve sözlü detaylı bilgilendirme yapılır.
Yatırımcılar, karar vermeleri halinde hizmetlerimize yönelik bizden ticari teklif talebinde bulunurlar. Bu taleplerine uygun bir sözleşme düzenlenerek taraflarca onaylanır. Sözleşmede sunulacak hizmetlerin kapsamı, süresi, teknik ayrıntıları detaylı bir şekilde açıklanır. Sözleşmenin onaylanmasına müteakip hizmetler sunulur.
Hibe ve sıfır faizli devlet destekleri nedeniyle hayvancılık sektörüne yatırımlarda ciddi bir artış var. Hem destekleri hem de artan yatırımları nasıl değerlendiriyorsunuz?
Son üç yıldır hükümetimiz hayvancılığa çok büyük ve kapsamlı teşvik ve destekler vermeye başladı. Sektör dışından birçok girişimci hayvancılığa yatırım yapıyor. Sektöre son üç yılda yaklaşık 2,5 milyar TL yatırım yapıldı, çok büyük kapasiteli hayvancılık işletmeleri faaliyete başladı. Size küçük bir ilimizden örnek vermek istiyorum. Biz geçtiğimiz haftalarda Kırklareli’nde bir etüt çalışmasına gittik. Yetkililer bize sadece bu ilde bin başlık kapasitenin üstünde, 16 adet süt inekçiliği işletmesinin kurulduğunu bildirdiler. Bu bizi çok mutlu etti. Biz de burada 2012 yılında işletmeye alınması planlanan 2 bin 500 dönüm arazi üzerine kurulacak bin başlık bir projenin danışmanlığını yürütüyoruz. Sonuç olarak devletimiz hayvancılığa büyük destekler vermektedir. Ancak, bu sektörün önemli bir sorunu var. O da sizin de bildiğiniz gibi süt fiyatlarıdır. Süt fiyatları çok istikrarsız bir grafik izlemektedir. Sütün bol olduğu mevsim ve dönemlerde süt fiyatları işletme maliyetlerinin çok altına iniyor. Bu da bazı işletmeleri, yok olmaya kadar götürüyor. Bu itibarla, bu kadar teşvik ve destek bir kısır döngü içerisinde heba oluyor. Sütün bol olduğu dönemlerde ve diğer dönemlerde devletin ve sanayicinin üreticiyi koruyacak ve kollayacak bir fiyat politikası geliştirilmesi gerekiyor. Bunun ilk işaretini Sayın Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanımız Okul Sütü projesiyle bizlere müjdelemiş oldu. İnşallah arkası gelir. Buna sektörün çok ihtiyacı var.
KABA YEMİNİ ÜRETEMEYEN İŞLETME KARLI BİR İŞLETME SAYILMAZ
Süt çiftliği kurmak isteyenler sizce işe nerden başlamalı?
Süt çiftliği kurmak isteyenler işe kaba yem üretimi yapabilecek araziyi temin etmekle başlamalıdır. Bir işletme kaba yemini kendi üretmiyorsa veya yöre çiftçisi ile sözleşmeli yetiştiricilik yaptırarak yem bitkisi temin edemiyorsa, kârlı bir işletme kurmuş sayılmaz. Her bir hayvan için en az sulanabilir 3 dekar arazi gereklidir. Hayvancılığın olmazsa olmaz kuralı haline gelen kaba yem üretimi, işletme maliyetlerinde en önemli gider kalemidir. Tabi kesif yeminin hammaddesini de kendi işletmesinde hasat zamanında ucuza üretebilir. Bu tesis, belirli kapasitedeki çiftlikler için geçerlidir.
Bu sorunun birçok cevabı var ama ben üç tane belirteyim: yer seçimi, kalitesiz işletme yapımı ve kalitesiz hayvan seçimi.
Süt hayvancılığı yatırımı yapanların, ürettikleri sütü ürüne (peynire, yoğurda vs.) işleme konusunda da yönelimleri var. Yani entegre üretim anlayışı yaygınlaşıyor. Yatırımcıya bu konuda ne önerirsiniz?
Entegre hayvancılık yatırımı yapmak isteyenlere mutlaka günlük 30 ton ve üzerinde süt üretimi öngörmelerini öneririm. Bu da en az bin baş sağmal kapasiteyi ve minimum 25 milyon TL değerinde bir sabit yatırımı gerektirir. Ancak, dört-beş işletme sütlerini birleştirerek bir mandıra da kurabilirler. Bu işletmelerin ortak mesafesi ise 100 km’yi geçmemelidir çünkü nakliye, üretime büyük bir maliyet yüklemektedir. Son yıllarda devletin verdiği hibelerle 3 ton/ gün süt işleyen birçok işletme kurulmuştur. Ancak bu işletmeler hem verimsiz hem de kalitesiz üretim yapmaktadırlar.
İşletmelere canlı hayvan materyali temini konusunda da destek verdiğinizi biliyoruz. Daha çok hangi ülkelerden hangi tür ve ırkları ithal ediyorsunuz? Bu konudaki çalışmalarınızdan biraz bahseder misiniz?
Bu soru için çok teşekkür ediyoruz. Biz bu projeye 2010 yılında başladık. Bir Alman Ziraat Mühendisine kısa süreli görev vererek AB üyesi ülkelerde bir etüt çalışması yaptırdık. Sonra bu etüt çalışması sonuçları çerçevesinde kendi bünyemizde bir Dış Ticaret ekibi kurduk. Bu ekip Avusturya, Macaristan, Almanya, Fransa ve en son Hollanda’da teknik geziler yaptılar. Avrupa’nın en kaliteli hayvan ihracatçısı firmalarla işbirliği sözleşmeleri yaptılar.
2011 yılından itibaren bu beş ülkeden damızlık, besilik ve kasaplık hayvan ithalatına başladık. Özellikle Almanya ve Fransa açıldıktan sonra çok rahatladık. Damızlık süt ırkı olan kaliteli Holstein (Siyah Alaca) bulmak çok zordu. Ancak şimdi 25-30 litre günlük süt veren damızlıklar ithal edebiliyoruz. Biz en çok ülkemize uyum sağlamış üç damızlık ırkını ithal ediyoruz. Bunlar; holstein, simental ve montofondur. Besilik ve kasaplıkta ise tüm etçil ve kombine ırkları getiriyoruz. Simental, Şarole, Limousin ve bunların kültür melezleri gibi…
Yatırımcıların en az üç yerden teklif, teknik ırk bilgisi ve pedigri kayıtları almadan ithalat kararı vermemelerini; hayvan seçimi, karantina, sertifika, nakliye, ödeme gibi hususlarda uluslararası sözleşme kurallarına çok dikkat etmelerini tavsiye ediyoruz.
Yatırımcılara dergimiz aracılığıyla vermek istediğiniz bir mesaj var mı?
Hayvancılık işletmeleri çok hareketli ve meşakkatli bir tesistir. Çiftlik yönetimi, bilgi deneyimi ve teknik kapasite gerektirir. Büyük ticari işletmeler bünyelerinde mutlaka bir Ziraat Mühendisi bulundursun ve mümkünse bu mühendis zootekni bölümünden mezun olsun. Yetiştiricilik çok fazla ayrıntının bir arada yapılmasıdır. Bu itibarla profesyonel çiftlik yönetimi büyük önem taşımaktadır.
Ülkemizin ve insanımızın geleceği için bol protein üreterek, sağlıklı nesiller yetiştirmemize bağlı. Bu nedenle süt ve süt ürünleri tüketimini artırmamız gerekmektedir. Süt ve süt ürünleri beslenmemizin ayrılmaz bir parçası olmalı, çocuklarımızı asitli ve kafein içeren içeceklerden uzak tutabileceğimiz bir beslenme ortamı yaratmalıyız. Bunun için de sizin gibi basılı ve görsel medya aracılığı ile hem üreticilerimizi hem de tüketicilerimizi bilinçlendirmeliyiz. Firmama ve bana böyle bir fırsat verdiğiniz için Süt Dünyası’na ve değerli ekibine teşekkür ediyor, şükranlarımı sunuyorum.