Toprağa bağlı en katma değerli işlerden biri hayvancılıktır. Sektör “Var olmak” için zararına üretim yaparak direniyor. Ancak hayvansal üretimi bitirmeye kararlı olanlar bu uğurda her defasında yeni yaratıcı yöntemlerle sektörün cam damarı olan “Süt”e balta sallıyorlar. Dolar yüzde 46, yem yüzde 80 artarken sütün fiyatını ısrarla sabit tutmak başka nasıl açıklanabilir? Her şey ateş pahası iken enflasyonu bahane ederek sütün …
Devamını oku »Hayvancılık yatırım destekleri açıklandı
2020-2022 döneminde uygulanacak hayvancılık yatırımlarına ilişkin Cumhurbaşkanı Kararı 1 Ocak 2020 tarihinden geçerli olmak üzere yürürlüğe girdi. Tarım ve Orman Bakanlığının belirleyeceği illerde uygulanacak hayvancılık yatırımlarına ilişkin Cumhurbaşkanı Kararı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Karara göre, gerçek ve tüzel kişilerin damızlık manda düvesi yetiştiriciliği işletmesi kurmasına yönelik yatırımları, kapasite artırımı ve rehabilitasyon, makine alet ve ekipman ile hayvan alımı yüzde …
Devamını oku »Çöküşten çıkışa nasıl yol bulacağız?
İzmir depremi, hayattan ders almamak için ne kadar dirençli ve inatçı olduğumuzu bir kez daha gözler önüne serdi. Bir deprem ülkesinde, her yıl kaybettiğimiz onca cana rağmen, dükkan yapmak için taşıyıcı kolonları kesebilecek zihinsel işleyiş hala mümkün olabiliyor. 2020 yılında tüm dünyada meydana gelen depremlerde ölen 197 kişinin 160’ı Türkiye’den… Bu üzerinde çokça düşünmemiz gereken bir durum değil mi? Her …
Devamını oku »Süt hayvancılığının yapısal sorunları ve çözüm önerileri
Tarım sektörünün temel sorunları, tarımın alt sektörü olan süt üretiminde de etkisini göstermektedir. Tarımın ayrılmaz bir parçası olan süt hayvancılığı adeta can çekişiyor. Hayvancılığın temel iki sorunu; girdi maliyetinin yüksekliği ve ürün satış fiyatının düşüklüğüdür. Bu iki husus sürekli süt üreticisinin aleyhine işliyor. Üstelik fiyatı devlet tarafından belirlenen sütün üreticisine alım ve fiyat garantisi de verilmiyor. Bu yazıda, süt üretimi …
Devamını oku »Süt hayvancılığı neden zor durumda?
Türkiye’de sanayi ve hizmet sektörlerinde olduğu üzere 1980’li yıllardan itibaren tarımda da neo-liberal politikalar uygulandı. Bu bağlamda aile işgücü temelli küçük ve orta ölçekli işletmeler yerine endüstriyel tarımsal işletmeler öne çıkarıldı ve desteklendi. Neo-liberal politikalar sonucu Türkiye’de tarımsal üretim ve gıdada neler oldu? Endüstriyel tarımla birlikte ekoloji tahrip oldu, toprak ve su kirlendi. Bitkisel üretim ile hayvan yetiştiriciliği birbirinden koparıldı. …
Devamını oku »Kovid-19 salgını ışığında tarımda ne yapalım?
Kim ne söylerse söylesin, Kovid-19 salgını dünyada uygulana gelen kapitalist üretim biçimi ve ilişkilerinin bir ürünü ve sonucu. Nedir bu üretim biçimi? Üretimi, büyük dev işletmelerde yapmak. Bu sanayide dev fabrikaları, tarımda dev tarımsal işletmeleri yarattı. Küçük ve orta ölçekli işletmeler dışlandı. Dev işletmeler çok yoğun şekilde iş ve işçi kapasitesini ortaya çıkardı. Üstelik kapitalist endüstriyel üretimin gıdaya erişimde yarattığı …
Devamını oku »Tarımın muhteşem dönüşü mü?
Önce çok bilinen bir konuyu anımsatarak tarımsal üretimimizi irdeleyelim. İnsanın önceliği karnını doyurmak değil mi? Maslow’un “İhtiyaçlar Hiyerarşisi Kuramı”ne göre insanın, en alttan en yükseğe doğru beş ihtiyaç düzeyi (basamağı) söz konusudur: Fizyolojik ihtiyaçlar (Beslenme, cinsellik, giyim, dinlenme, barınma-konut,vb) Güvenlik ihtiyacı (Fizikî güvenlik, sağlık, tasarruf, düzen ve istikrar, gelecek garantisi vb.) Bağlanma ihtiyacı (Sevme-sevilme, arkadaşlık, ilgi görme, bir gruba üyelik, …
Devamını oku »Tarım Şurası’na çağrılsaydım ne derdim?
18-21 Kasım 2019 tarihleri arasında Ankara’da “Tarım Şurası” yapıldı. Ardından “Sonuç Bildirgesi” açıklandı. Tarım Şurası’na çağrılsaydım ne derdim? Bir tarımcı ve akademisyen olarak özetle şunları söylerdim: Tarımsal KİT’ler yeniden kurulmalı Tarımsal KİT’lerin özelleştirilmesi ile tarımsal işletmelerin büyük çoğunluğunu oluşturan aile işgücü temelli küçük ve orta ölçekli tarım işletmeleri; aracılar, örgütlenmiş büyük sanayiciler ve dev alışveriş merkezleri karşısında pazarlık güçleri yok …
Devamını oku »Hayvancılıkta neden ithalatçı olduk?
Önce Ziraat Mühendisler Odası’nın yayınladığı “Hayvancılık Raporu”ndan bir alıntı yapalım. Rapora göre, hayvan ithalatı 1980’li yılların ortasına kadar önemsenmeyecek düzeyde iken 1985-1995 ile 2010 yılından sonraki dönemde ciddi derecede artış gösterdiği belirtilmekte. 2019 yılının ilk altı ayı dâhil olmak üzere son dört buçuk yılda yaklaşık 4 milyar dolar karşılığında 3,35 milyon baş sığır ve 110 milyon dolar karşılığında 765 bin …
Devamını oku »Sürdürülebilir hayvancılık için yem üretmeliyiz!*
Yem olmadan süt olmaz. Süt inekçiliği yapılan bir çiftlikte en büyük girdi fabrika yemidir. Çiftlikte hayvana verdiğmiz TMR’ın (Total Mix Ration) yarısını kaba yemler diğer yarısını da kesif yemler oluşturmaktadır. 20 kg ve üstü süt verimi için bir ineğin günde ortalama 7 kg yem tüketmesi gerekir. Peki, çiftçinin satın aldığı 1 çuval yemin fiyatı nasıl düşer? Süt sanayicisi süt yemini …
Devamını oku »Hayvancılıkta üretim dışına nasıl itildik?
Türkiye tarımının üretimden pazarlamaya kadar birçok sorunu var. Ancak tarım içinde hayvansal üretim sorunlarının, bitkisel üretime oranla daha karmaşık, karmaşık olduğu kadar daha derinde olduğu görülüyor. Hayvancılığın genel görünümü ne? Türkiye’de hayvan sayısında son yıllarda önemli düşüşler olmuştur. Hayvan sayılarında azalmayla birlikte, verimlilikte sığırın dışında artış olmadığı için Türkiye’nin ürettiği toplam süt, et ve deri gibi hayvansal ürünlerde vahim düşüşler …
Devamını oku »Büyükbaş hayvancılığın sorunları ve çözüm önerileri-1
Deneyimlerim ışığında, büyükbaş hayvancılık sektörünün sorunlarına yönelik çözüm önerileri paylaşmak istiyorum. 1. Tarım ve Hayvancılık Envanterinin Bulunmaması Ülkemizde reel verilere dayalı güncellenmiş bir tarım ve hayvancılık sektörüne yönelik ENVANTER bulunmamaktadır. Ülke tarım ve hayvancılığının üretim, tüketim, ithalat ve ihracatına yönelik sahada çalışılarak hazırlanmış bir envanterinin hazırlanması ve her yıl bunun güncellenerek üreticilerin, sanayicilerin tüketicilerin ve sivil toplum kuruluşlarının kullanımına sunulması …
Devamını oku »Tarımsal üretimde yeterlilik bağımsızlık ile eşdeğerdir
Yıllar önce Türkiye’de uygulanan tarım politikalarının açmazını dile getiren, gerekli düzenlemeler yapılmadığı takdirde içinde yaşamakta olduğumuz sıkıntıların ortaya çıkacağını dile getiren birbiri ardına “Türkiye Tarımı Üzerine Notlar, 2009”, “Küresel Kapitalizme Karşı Tarım Yazıları, 2010”, “Tarım Bağımsızlıktır, 2011” ve “Açlık ve Emperyalizm, 2012 (Editör)” dört kitap kaleme almıştım. Süt Dünyası dergisi ve diğer dergilerde de sayısız yazılar yazmıştım. Anılan kitap ve …
Devamını oku »Parasını el alan çilesi üreticiye kalan hayvancılığımız
Sigara tiryakiliğini yermek ve tiryakileri uyarmak için söylenen “Dumanını yel, parasını el alır” deyimi son zamanlarda ülkemiz hayvancılığı için de geçerli hale geldi. Ülkemiz yetiştiricileri ister süt, isterse et açısından yetiştiricilik yapsınlar artık para kazanamamaktan şikâyetçiler. Öte yandan tüketiciler de özellikle et ve sütteki aşırı fiyat artışlarından şikâyet etmekte, bu yüzden tüketimlerini kıstıklarını söylemektedirler. Hayvan yetiştiriciliği ve ürünlerinin üretimi bir …
Devamını oku »Hayvancılıkta ithalat nereye kadar?
Günümüz insanlarının en fazla ilgilendikleri konuların başında, gıda fiyatlarındaki artışlar geliyor. Bunlardan birisi de kırmızı et. Fiyat artışlarının arz açığı yanında stoklayıcılardan kaynaklandığını belirten ilgililer ithalata yöneliyor, gerektiğinde gümrük vergisi oranlarında güncelleme yapıyor. Kırmızı et açığı neden ortaya çıktı? Bunun iki temel nedeni olduğu açık, birincisi dışsal etmenler. Özetlemek gerekirse; Türkiye’de 1980’li yıllarda başlayan tarımsal gerileme, tarımın bir kolu olan …
Devamını oku »