Ulusal Süt Konseyi Başkan Yardımcısı Muhittin Özder, dünyada petrol, uranyum neyse sütün de böyle kabul edilmesi gerektiği değerlendirmesinde bulundu.
Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü Başkanı ve Ulusal Süt Konseyi Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Muhittin Özder, yeterli ve dengeli beslenmede hayvansal gıdaların çok önemli yere sahip olduğunu ifade ederek, sütün vazgeçilmez bir gıda olması gerektiğini kaydetti. Özder “Artık toplumlar topla, tüfekle, silahla savaşma devrini geride bıraktı. Toplumlar birbirleriyle zekâ ile savaşıyor. Zekâ gelişimi de hayvansal proteinle birebir ilişkili” diyerek sütün stratejik bir ürün olduğunu vurguladı.
Özder, Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana Gayri Safi Milli Hasıla (GSMH) içindeki tarımın payının yüzde 43’ten yüzde 9’a düştüğünü, tarımda hayvancılığın payının İrlanda’da yüzde 76, İngiltere’de yüzde 59, ABD’de yüzde 50 iken, Türkiye’de ise yüzde 32 olduğunu belirtti.
Türkiye’de sığır, koyun, keçi ve manda sayılarında 1980 yılından itibaren düşüş yaşandığını da kaydeden Özder, bunun sebebinin, uygulanan ekonomi politikaları olduğunu öne sürdü. Dünyada ve Avrupa Birliği ülkelerinde, 1970 yılından bu yana, kişi başı hayvansal protein tüketiminde sürekli bir artışın yaşandığını ifade eden Özder, Türkiye’de ise 1980 yılından itibaren hayvansal protein üretiminde ve tüketiminde sürekli bir düşüş yaşandığının altını çizdi.
Dünyada ve ülkemizde tüketim oranlarını da karşılaştıran Prof. Dr. Muhittin Özder: “Sağlıklı, gelişmiş ve başarılı bir toplum olabilmemiz için hayvansal protein tüketmemiz şarttır. AB ülkelerinde hayvansal protein tüketimi, günde kişi başı 65 gram, Amerika Birleşik Devletleri’nde 70 gram, Türkiye’de ise 26 gram. Tükettiğimiz 26 gram hayvansal proteinin yüzde 35’ini etten, yüzde 51’ini sütten, yüzde 14’ünü ise yumurtadan elde ediyoruz. En ucuz hayvansal protein kaynağı da süttür” dedi.