İneklerde sağım sonrası meme hijyeninin doğru ürün ve yöntemler ile yapılması süt kalitesini ve hayvan sağlığını doğrudan etkiliyor.
Günümüzde süt hayvancılığında karlılık her geçen gün zorlaşmaktadır. Bu durum çiftçilerimizi tüm masraf kalemlerinde tasarruf etme davranışına sevk etmektedir. Maalesef günümüzde tasarruf kalemlerinin arasında aslında taviz verilmemesi gereken meme hijyeni ürünleri de bulunmaktadır. Bu konuda ilk etapta sağlanacak maddi tasarruf, ilerleyen dönemde çok daha farklı ve beklenmeyen büyük harcamalara zemin hazırlamaktadır.
Temel olarak süt, memede üretildiğinde ve sağım anında hijyeniktir. Ancak sağıldıktan sonra hijyen anlamında sıkıntılar başlamaktadır. Sağım sonrası meme cidarının oldukça iyi dezenfekte edilmesi rutin bir işlem olmakla birlikte en kritik operasyondur. Gider kalemi olarak görülen sağım sonrası dezenfeksiyonu, meme sağlığının korunması açısından olmazsa olmaz bir durumu bize göstermektedir.
Kaliteli süt denildiğinde temelde aşağıdaki kriterlerin üstünde durulmalıdır:
– Sütte patojenin olmaması,
– Düşük SCC (Somatik Hücre Sayısı),
– Minimum TBC (Toplam Bakteri Sayısı),
– Süt içeriğinde yüksek yağ, protein ve kuru madde miktarı,
– Güzel koku, renk ve tat,
– Antibiyotik ve diğer kalıntıların olmaması.
Bu unsurların kesişim noktası ise sağlıklı bir meme yapısının varlığıdır. Meme sağlığını daha etkin ve inek dostu ürünler ile koruyabilmek için uzun uğraşlar verilmekte ve teknolojik imkânlardan yararlanılarak cilde dost dezenfektanlar üretilmektedir. Yine de mastitise karşı korumada vaka başına yıllık 750 – 900 TL ‘yi bulan harcamaların yapıldığı görülmektedir. Çiftlik ekonomisine ciddi anlamda masraflar getiren bu durumun sağım sonrası meme dezenfektanının kullanılmamasından kaynaklandığı ise acı bir gerçektir.
Meme derisi, mastitise karşı ineğin ilk bariyeridir. Yani tahriş olmamış, hasarsız ve sağlıklı bir meme derisi ineklerin bu iltihaba karşı doğal olarak korumaktadır. Bu durum şunu göstermektedir ki, öncelikle meme hijyeni ürünlerinin cilt ile dost olmasına önem verilmelidir. Meme derisinin pH değeri 6-6,5 aralığında olduğundan kullanılan ürünün bilinçli kullanılması büyük önem taşımaktadır.
Sağım sonrası meme hijyeni sağlamak için kullanılan ürünlerin içinde iyot bazlı ürünler doğası gereği en çok tercih edilen türdür. Çünkü doğada iyoda direnebilen bakterilere rastlanmamıştır. Bu özelliği sebebiyle iyot, etkili bir dezenfeksiyon aracıdır. Yani sağım sonrası hijyeni için kullanılan ürünün içindeki iyot miktarı ne kadar çoksa o kadar etkin bir hijyen sağlama aracıdır diye düşünülebilir. Bu bakış açısıyla ürün tercihinde yapılan en büyük yanlışlık maalesef burada başlar. Yüksek miktardaki iyotlu ürünün içinde bulunan etken iyot, bakteri ile karşılaşıp maalesef hemen etkinliklerini yitirirler. Yani uzun sureli bir hijyen sağlayamazlar.
Yapılan deneyler, yüksek miktarda (>2500 ppm) iyot kullanımının aslında hiçbir faydası olmadığını ve aslında korumaya çalışılan meme derisini tahriş ettiğini ortaya koymuştur. Bu konudaki Ar-Ge çalışmaları sonucunda kendini yenileyen mikrop öldürücü iyot teknolojisi sayesinde yüksek miktarda iyot kullanmak yerine, ürün içindeki gerçek mikrop öldürücüler olan serbest iyot miktarını arttırıp düşük iyot seviyelerinde (<2500 ppm) bile diğer ürünlere kıyasla ürünün etkinliğini arttırabilmiştir.
Yani serbest iyot teknolojisine sahip meme dezenfektanları ile meme cildini tahriş etmeden, daha az iyot içeriği ama daha fazla serbest iyotla etkin bir koruma mümkündür.
Meme derisini koruma Ar-Ge çalışmaları sonucunda, kullanılan ürünlerin kozmetik yönünü artırmak gerektiği de önemli bir unsur olarak ortaya çıkmıştır. Kullanılan meme dezenfektanlarının savunma gücü yüksek ama bir o kadar da meme başı derisini koruyan ve besleyen gelişmiş cilt koruma özelliğine de sahip olması çok önemli bir unsurdur ve alınan üründe bu özellik aranmalıdır. Dezenfektanın içeriğindeki cilt koruyucu, meme başlarında görülebilen ve mikropların yuvalanabileceği çatlaklar ve çizikler özel bir tabaka ile koruma altına alınmalı ve mikropların çatlaklara yerleşmesi engellenmelidir. Ek olarak bu özellik cildi beslemeli, çatlak oluşumlarını önleyerek, derinin doğal görünümünün korumasına yardımcı olacak bir özelliğe sahip olmalıdır.
Meme hijyeninde kullanılan dezenfektanlarda serbest iyot teknolojisinin olması etkin bir dezenfeksiyon sağlamak için, gelişmiş cilt koruma özelliği olması ise dezenfeksiyon sebebiyle oluşması muhtemel tahrişin önlenmesinde kullanılması gereken ve tasarrufa gidilmemesi gereken önemli argümanlardır.
* Tolga Sarıkaya, Ürün Müdürü, DeLaval Türkiye