Müjde müjde bize, 39 ilimize IPARD-II geliyor!

Abdi Kösem yazdı…

Okurlarımızın yakından bildiği üzere ülkemizde IPARD dediğimiz AB Katılım Öncesi Mali Destek Programı; 42 ilimizde (Afyonkarahisar, Ağrı, Amasya, Aksaray, Ankara, Ardahan, Aydın, Balıkesir, Burdur, Bursa, Çanakkale, Çankırı, Çorum, Denizli, Diyarbakır, Elazığ, Erzincan, Erzurum, Giresun, Hatay, Isparta, Kahramanmaraş, Karaman, Kars, Kastamonu, Konya, Kütahya, Malatya, Manisa, Mardin, Mersin, Muş, Nevşehir, Ordu, Samsun, Şanlıurfa, Sivas, Tokat, Trabzon, Uşak, Van, Yozgat)  uygulanmakta ve yatırımcılarımızın yaş durumuna ve yatırım yerine göre yüzde 65-70 oranlarında hibe desteği sağlanmaktadır.

10 Aralık 2015 tarihinde 64. Hükümetin Eylem Planını kamuoyu ile paylaşan Başbakan Ahmet Davutoğlu, “Kırsal kalkınma desteklerinin 81 ilimize sağlanmasına yönelik program hazırlıyoruz” demişti.

Halen 15. çağrısı açık olan bu destek programında bulunmayan 39 ilimizde de IPARD Programının uygulanacağı özellikle iktidar partisinin milletvekilleri tarafından yerel basına verilen demeçler ile duyurulmaktadır. Artık 81 ilimizde de IPARD Programı uygulanacaktır. IPARD Programı kapsamına alınacak olan 39 ilimizde önce il koordinatörlükleri kurulacak, personel ataması yapılacak ve akreditasyon işlemleri yapılacaktır. Bu konu ile ilgili yapılan hazırlıkların 21 Mart 2016 gününe kadar kamuoyu ile paylaşılması beklenmektedir.

Yeni Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı (KKYDP)

Halen 9. ve 10 Etap çağrılarının uygulama aşaması devam etmekte olan KKYDP 2016 yılında yeni bir aşamaya geçecektir. Bakanlar Kurulu’nda imza aşamasında olduğunu öğrendiğimiz yeni kararname ile önümüzdeki 5 yıllık süreçte uygulanacak olan yeni KKYDP ile kırsaldaki yatırımların da desteklenmesine devam edilecektir.

Yeni KKYDP bazı yenilikler içermekle birlikte bence en önemli yenilik başvuru zamanının önceden belirtilmiş olmasıdır. Artık yatırımcımız program ne zaman açıklanacak beklentisi içinde olmadan her yıl projesini hazırlayacak ve zamanı gelince başvuru işlemlerini yapacaktır.

Et ve süt piyasalarında neler oluyor?

Son bir haftadır ulusal basında et fiyatlarının yüksekliği tartışılmaktadır. Yükselen et fiyatları sonrası Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı çözümü ‘tavan fiyat’ uygulamasında buldu. Tarım Bakanı Faruk Çelik yaptığı açıklamada kıymanın kilogramı için 32 lira, kuşbaşı ete ise 34 liralık tavan fiyat belirlediklerini söyledi. Karkas ette de tavan fiyatların belirlendiğini ifade eden Bakan Çelik, karkas yağsız et fiyatının 23,2 TL, yağlı et fiyatının ise 21,8 TL olması konusunda sektör temsilcileri ile mutabakata varıldığını belirtti. Et fiyatlarındaki spekülatif hareketlere karşı ithalat yapılmasına imkân sağlayan Bakanlar Kurulu kararının alındığını, bu kararla birlikte ihtiyaç olduğunda onbinlerce ton et ithal edebileceklerini söyleyen Bakan Çelik, önceliklerinin ithalat olmadığını, hayvancılık sektörünün desteklenerek et fiyatlarını aşağı çekmeyi hedeflediklerini belirtti.

Yasal hiçbir dayanağı olmayan bu kararın Bakanlık tarafından nasıl uygulanacağını piyasanın buna nasıl tepki göstereceğini bekleyerek göreceğiz.

Çiğ inek sütü fiyatı Aralık ayında 3 kuruş, Ocak ayında 2 kuruş düşürüldü. Çiğ sütün 1,15 TL olan litre fiyatı 1,10 TL, bazı bölgelerimizde ise 1 TL olmuştur. Hammaddenin değerli olması demek onu satan ve onu işleyen işletmeler için daha fazla kazanç demektir. Demektir de çiğ sütü işleyerek yoğurt, ayran ve peynir yapan işletmelerimiz yaptıkları ürünleri satamayarak depolanmaktadır. Bir çok peynir üreticimizin depoları dolmuştur. Piyasalardaki tıkanıklık nedeniyle ürünler satılmamaktadır. Satılmayan ve paraya dönmeyen ürünlerin getirdiği stok maliyetleri, alıcıların çiğ süt fiyatındaki düşüşü bahane ederek pahalı hammaddeden üretilen ürünü ucuza alma istekleri ve banka kredisi kullanan işletmelerin bankalarca kredilerini geri çekme talepleri arasında sıkışıp kalan imalatçı firmalar birer birer kapanmaya başlamıştır. Mart Nisan aylarında özellikle peynir üreten işletmeler açısından yaprak dökümü olması beklenmektedir.

Sonuç: Etimiz parlak kırmızı, sütümüz porselen beyazı kalsın. Şanlı al bayrağımızın renkleri solmasın. Konu ile ilgili bütün taraflar aynı bayrak altında buluşsun.

>> Abdi Kösem

Yazarımız Gıda Yüksek Mühendisi Abdi Kösem 8 Ocak 2017'de ani bir kalp krizi sonucu vefat ederek aramızdan ayrıldı. Yazarımızın anısını yaşatmak için dergimizde yayınlanan tüm yazılarını burada derledik.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.