Biyogüvenlik Kurulu GDO’lu 9 mısır başvurusu hakkında kararını vererek, yem amaçlı kullanılmak üzere başvurusu yapılan 6 GDO’lu mısır çeşidini riskli buldu.
Biyogüvenlik Kurulu kararını değerlendiren Greenpeace Akdeniz Tarım Kampanyası Sorumlusu Tarık Nejat Dinç, Kurul’un GDO çeşitleriyle ilgili bilimsel raporlardaki riskleri dikkate aldığının bir göstergesi olduğunu açıkladı. Dinç açıklamasını şöyle sürdürdü: “AB’de izin verilen 6 genetiği değiştirilmiş mısır çeşidine Türkiye’de izin verilmemesi son derece olumlu bir gelişme… Öte yandan, Biyogüvenlik Kurulu’nun sosyo ekonomik değerlendirme komite raporlarında önerildiği gibi, tüketicilerin tercih haklarının ihlal edilmemesi adına söz konusu GDO’lu yemlerle beslenen hayvanlardan elde edilen et, süt, yumurta gibi gıdaların acilen etiketlenmesi gerekmektedir.” dedi.
Gıda amaçlı GDO başvurularının değerlendirme aşamasında olduğunu da hatırlatan Dinç, “Sevinerek görüyoruz ki gerek Sayın Tarım Bakanı Eker, gerekse Biyogüvenlik Kurulu, GDO konusunda gitgide artan hassasiyeti dikkate almaya başlamış durumdalar. Ancak şu anda doğrudan insan gıdasında kullanılmak üzere izin bekleyen 29 ayrı GDO’ya dair başvuru var. Bakan Eker’den, kamu ve çevre sağlığı adına bu başvuruların ivedilikle geri çekilmesi yönünde adım atmasını bekliyoruz” dedi. Öte yandan Türkiye Tohumcular Birliği TÜRKTOB, yerli ve yabancı tüketicileri GDO konusunda doğru bilgilendirmek amacıyla 1 ay sürecek bir kampanya başlattı. Kampanya kapsamında Ankara, Adana, İstanbul ve İzmir gibi illerde bulunan havaalanlarının iç ve dış hatlar terminallerindeki billboardlara Türkçe ve İngilizce “GDO’suz tarım yapılan topraklara hoş geldiniz” yazılı afişler asıldı.
GDO konusunda kamuoyundaki yanlış bilgilendirmenin önüne geçmeyi amaçlayan Türkiye Tohumcular Birliği (TÜRKTOB), 1 ay sürecek kampanya ile Türkiye’de üretilen tarım ürünlerinin güvenli olduğunu, GDO yönünden temiz olan topraklarımızın GDO’lu tohumlara kapalı olduğunu tüm dünyaya duyurmayı amaçlıyor. TÜRKTOB Başkan Hakkı Şafak Ses, Türkiye’de ekilen tohumlar ve üretilen tarım ürünleriyle ilgili yanlış bilgileri ve kabulleri vatandaşlarımızın hafızasından silene kadar benzer kampanyaların süreceğini açıkladı.